Varis hastalığı bacak toplardamarlarındaki yetmezlikten kaynaklanan bir sağlık sorunudur. Temelde varis, bacak toplardamarlarının sağlıklı çalışmaması ve kirli kanı bacaktan kalbe taşıyamaması nedeniyle ortaya çıkar. Bu sorunun en kolay ve hızlı yolu ameliyatsız varis tedavisidir.
Aynı zamanda damarlar içinde bulunan kapakçıkların da bozulması sonucu olarak ortaya çıkan bir hastalık olduğu için geçmişte kalp damar cerrahları tarafından ameliyat ile tedavi edilmeye çalışılan bir hastalıktı.
Ancak 2000'li yılların başında Amerikalı bir Girişimsel Radyoloji Uzmanı olan Dr. Robert MIN ve ekibi tarafından geliştirilen yöntemlerle varis, ameliyatsız olarak tedavi edilmeye başlanmıştır.
Girişimsel Radyoloji Uzmanları tarafından geliştirilen bu varis tedavisi yöntemlerinin en bilineni lazerle varis tedavisi ve köpük tedavisi olarak ortaya çıkmış ve son yıllarda yaygın biçimde uygulanmaya başlanmıştır.
Varis belirtilerinin ortaya çıkması üzerine ameliyatsız varis tedavisi ile varisli damarın lazerle ya da ilaçlar ile içten yakılarak kapatılması esastır. Zaten geçmişte kalp damar cerrahları da kapatılması gereken bu damarı kopararak dokuların içinden çıkartıyordu. Lazerle varis tedavisinin ve köpükle varis tedavisi'nin en güzel tarafı bu damarların kopartılmaması, böylece dokularda oluşan kanamanın olmamasını sağlamasıdır.
Varis ameliyatında damarlar kopartılarak çıkarılır ve çok zor iyileşme olur. Bu nedenle ameliyatsız varis tedavisi çok tercih edilmektedir.
Varis hastalığının ileri evrelerinde bacak damarlarını cerrahi işlem ile koparılarak çıkarılmasından başka yol yoktu, bu nedenle de varis hastaları varis ameliyatı olmaktan korkuyorlardı. Ameliyatsız varis tedavisi böyle değildir.
Kliniğimizde yapılan ameliyatsız varis tedavisi esnasında ise hasta yürüyerek kliniğimize gelir, kan alma iğnesi gibi ince bir iğne ile varisli damara lazer kateteri yerleştirilir, daha sonra lazer fiberine lazer enerjisi verilerek damar içten yakılarak çıkılır.
Lazer tedavisi gerekmiyor ise kıl kadar ince iğneler ile damar içine ilaç verilerek damar yakılarak kapatılır. Ameliyatsız tedavi esnasında sadece iğne girişi yaptığımız için ciltte iz kalmaz. Bu nedenle tedaviye ameliyatsız varis tedavisi denilir. Kimi zaman bazı hekimlerin bu işlem esnasında tedavi edilecek damarın ucunu dışarıya çıkardıkları bu nedenle neşterle kesi yaptıkları olmaktadır. Ancak kliniğimizde hiçbir şekilde neşter kullanılmamaktadır.
Ameliyatsız Tedavi esnasında içine girişim yapılacak damarın ucu dahi dışarıya çıkarılmaz. Bu sayede yapılan işleme Ameliyatsız Varis Tedavisi denilir. Aksi halde tedavi Ameliyatsız Varis Tedavisi olmaz.
Ameliyatsız Varis Tedavisi yaklaşık bir saat sürer. Bu işlemin ilk 20 dakikası hazırlık son 20 dakikası ise toparlanma için geçmektedir. Aslında işlem 15 - 20 dakika sürmektedir. Ameliyatsız varis tedavisi esnasında hastaya narkoz verilmez ve hasta uyutulmaz.
Ameliyatsız Varis Tedavisi yöntemlerinden biri olan lazerle varis tedavisi sırasında hastanın bacağına yapılan işlemi hissetmemesi için femoral blok ve işlem yapılacak damarın çevresine verilen tümesan anestezi ile uyuşturulur.
Bu işlem ile damar çevresine verilen tümesan anestezi yoğunlukla serum olduğundan damarın çevresindeki dokuların yanmasının önüne geçilir. Ameliyatsız Varis Tedavisi sonrasında hasta evine yürüyerek gidebileceği gibi ertesi gün de iş başı yapabilir, sosyal hayata katılabilir.
Tümesan anestezi; yakılarak kapatılacak varisli damarın çevresine verilen steril serum ve uyuşturucudur. Lazer enerjisi ile varisli damar yakılırken çevresindeki dokuların yanması bu sıvı sayesinde önlenir. Bu nedenle tümesan anestezinin nereye verileceğini ancak ultrason ile belirlenebileceği için işlemin bir Girişimsel Radyoloji Uzmanı tarafından yapılması gerekir.
Girişimsel Radyoloji Uzmanı ultrason yardımıyla bacak dokuları arasında bulunan toplardamarın çevresindeki zarın içine tümesan anestezi verilir. Böylece hem damar çevresi dokular uyuşur hem de damarın çevresine su yastığı oluşturur. Bu sayede oluşturulmuş olan su bariyeri sayesinde dokuların yanması önlenmiş olur.
Ameliyatsız Varis Tedavisi genel olarak Girişimsel Radyoloji Uzmanları tarafından gerçekleştirilir. Tedavi ultrason eşliğinde yapılır. Bu nedenle Ameliyatsız Tedavi yöntemleri hakkında daha fazla bilgi için bize ulaşın.
Yukarıda bahsettiğimiz lazerle varis tedavisi sonrasında lazer fiberinin girebileceği kalınlıkta olmayan damarlara köpük tedavisi uygulanır. Köpük tedavisi nispeten biraz daha ince varislere yapılır.
Köpükle varis tedavisi için kullanılan ilaç aterosklerol isimli ilaçtır. Bu ilaç aterosklerol isimli ilacın özel aletlerle köpürtülmesinden sonra köpük haldeyken damar içine verilmesi suretiyle yapılır. Köpük tedavisinde kullanılan ilaç damar iç çeperini yakan bir ilaçtır. Bu damar içine verilen ilaç damar içini yaktığı için damar içine doğru yapışır ve kapanır. Böylece ince varislerin de tedavisi sağlanmış olur.
Köpük tedavisi sırasında da ultrason kullanılır. Köpük verilen damarlar her zaman cilt yüzeyinden görülen damarlar olmayabilir. Bu durumda damarın yerinin ultrason ile tespit edilmesi ve iğnenin damar içine girip girmediğinin ultrason ile görülmesi gerekir. Bu nedenle köpük tedavisinin de Girişimsel Radyoloji Uzmanı tarafından yapılması tavsiye edilir.
Kimi yerlerde sadece yüzeyden görülen damarlara gözle varis tedavisi yapılmakta ancak tedavi yarım bırakılmaktadır.
Varis tedavisi esnasında en fazla çekinilen konulardan biri tedavinin ağrılı olup olmadığıdır. Kılcal varislerin köpük tedavisi (skleroterapi) ile tedavisi çok az ağrı yapabilir. Ancak köpük tedavisi dışındaki varis tedavi yöntemlerinde, ağrı kesme yöntemi kullanılmazsa (anestezi ve femoral blok) tedavi ağrılı olabilir.
Varis tedavisi sırasında hastalar normal şartlarda hiç bir şekilde ağrı hissetmemesi için gereken hazırlık yapılmalıdır. Lazerle varis tedavisi ya da köpük tedavisinin ağrılı olduğunu bildiren hastalar vardır. Uygun ağrı kesme yöntemleri kullanıldığında varis tedavisinin hiç birinde ağrı hissedilmez. Tedavi işlemi sırasında sohbet edilebilir, kitap okunabilir ya da müzik dinlenebilir. Bazı hastalarımız işlemi hatırlamak istemeyebilir. Bu durumda genel anestezi kullanmadan, daha basit yöntemlerle hastalarımız kolaylıkla uyutulabilir.
Varis Tedavisinin Riskleri Nelerdir sorusuna karşı verilecek cevaplar çeşitli olmakla birlikte özellikle Lazerle varis tedavisi sırasında oluşabilecek riskler;
Lazerle varis tedavisinden sonra, işlem yapılan damar boyunca damar çevresinde çeşitli oluşumlar meydana gelebilir. Meydana gelen bu sıkıntılar tamamen geçici olup hastadan hastaya değişmekle birlikte bu riskler farklılık gösterir.
Varis tedavisinin riskleri;
gibi sıkıntılar olmakla birlikte bu durum herhangi bir risk yaratmaz. Zamana bağlı olarak geçer. Tedavisi sırasında ve sonrası damarda pıhtı oluşumu ve bu pıhtının akciğere ulaşması da istatistik olarak çok düşüktür. Bu olasılık ameliyatta daha yüksek kabul edilmektedir.
Varis tedavisi, insana uygulanan tüm işlemlerde olduğu gibi belli Varis Tedavisi Riskleri taşımaktadır. Bu riskler ister köpük tedavisinde ister lazer tedavisinde belirli ölçüde bulunmaktadır.
Ancak bahsi geçen varis tedavisi yöntemlerinin her ikisi de cerrahi yöntemlere göre çok daha az risklidir. Zira işlem esnasında cerrahi uygulamaya göre çok daha az girişim gerçekleşir.
Lazerle ya da Radyofrekans ile varis tedavisi sonrasında işlem yapılan damarın çevresinde ağrı, kızarıklık, morarma ve hafif şişlik görülebilir. Ancak bu belirtiler her hangi risk taşımaz. Zamanla düzelir.
Lazer tedavisi ve Radyofrekans tedavisi bacak ön yüzünde diz altına da yapılırsa uyuşukluk, karıncalanma ve hissizlik oluşabilir. Bu belirtilerin geçmesi 3-6 ay ve nadiren daha uzun sürebilir. Kişiye zarar vermez. Lazer varis tedavisi esnasında ve sonrası damarda pıhtılaşması ve akciğere atması bilimsel olarak son derece seyrek görülmektedir. Bu tedavi dışında ameliyatta da aynı risk vardır.
Skleroterapi uygulanan kılcal, orta boy ya da büyük varislerde %10 oranda (on kişide bir) kahverengi bir lekelenme oluşabilir. Bu durum tamamen geçici olup, ancak vücudun bunu geçirmesi bazı kişilerde hızlı bazı kişilerde yavaş olur ve bazen birkaç ay sürebilir.
Skleroterapi esnasında kullanılan ilaç yakıcı bir ilaçtır. Köpük şeklinde uygulandığında daha da etkili olur. Varisli damara verilen bu ilaç bazen iğne giriş deliğinden çıkarak deride küçük yaraların oluşmasına sebep olabilir. Çok sık görülmez (%1 civarı). Genel olarak varis tedavisi sonrası izlenen sorunlar geçicidir ve zamanla kendiliğinden ortadan kaybolur.
Hamilelikte olan kilo ve basınç artışı sebebiyle bacaklarda varis oluşabilmektedir. Varisler, hamilelik süresince görüntü olarak rahatsız ettiği gibi ağırlık hissi, kaşıntı, ağrı, yanma, kramp gibi şikâyetlere de neden olmaktadır.
Hamilelik süresince karın içinde basınç artışı sürdüğünden ve asıl mesele evladınızın sağlam ve hastalıksız olarak dünyaya gelmesi olduğundan bu problemler önemsenmemekte ama evladınızı elinize aldıktan ve hastalıksız olduğunu gördükten sonra kendi şikayetleriniz ön plana çıkmaktadır.
Varisleri olan bir anne gelince;
Yapılacak tedavilere göre açıklarsak;
EVLA sırasında;
Köpük tedavisi sırasında;
Yani hem kullanılan ilaçlar süte geçmez, hem de anne bebeğinden uzun süre ayrı kalmamış olur.
Emzirme dönemi, annelerinin bebekleriyle ilgilendiği kadar kendileriyle de ilgilendikleri bir dönem olabilir. Bebeğinizi mutlu etmek ne kadar önemliyse kendinizi mutlu etmeniz de o kadar önemli.
Mutlu anne= Mutlu bebek. Sağlıklı ve mutlu günler diliyorum...
Ben laxer ameliyati oldum bir ayagimda fakat ayagim morardi, ve zamanla daha buyudu ce bu sefer de yesil damarlar cok cikmaya basladi, agrilarim oluyor ve ayagim cok yaniyor bazen. Sorum ayni gun muhane olum ve ayni gun islem yapiliyormu? Ve isle den sonra cikarmi yada tekrardan olursurmu bunlar ve baska yerde cikcarmi?
Merhaba Zeliha hanım, personelim sizi aramış fakat ulaşamamış. 0532 385 3193 numaralı hattımızı ararsanız yardımcı olacak size. Sağlıklı günler dilerim.
Doktor hanım merhaba, varis tedavisi sonrasında varisin tekrarlaması durumunda ne yapıyorsunuz. bir de varis tekrar çıkmaması için ne yapmak gerekir.
Kemal bey merhabalar. Sağlıklı damarınız varis olduysa damarın yapısına göre işlem yapılıyor. Eğer ki korumak isterseniz ; lkilo artoşına,bacak bacak üstüne atmaya,dar giysiler giyememeye,özen göstermelisiniz.Teşekkürler.
İyi günler. (Sol bacak/diz altı/ön taraf) çok kalın damar şeklinde varis rahatsızlığım var. Ameliyatsız varis tedavisinin fiyatını öğrenebilir miyim?
Geçmiş olsun Mert bey. Ameliyatsız tedavimiz mümkündür ve ameliyattaki gibi herhangi bir tekrarlaması söz konusu değildir. Kesi dikiş almadan. Tedavilere yürüyerek gelip gideceğiniz bir tedavi yöntemi olan Endovenöz Lazer Ablasyon(EVLA) tek seansta biter ve sağlığınıza kavuşuyorsunuz.Kliniğimizde kesi tanı için Dr. Rengin hocamızın size ayakta Doppler US çekmesi gerekir. Daha sonra bir venöz haritalama oluşturuluyor. Fiyat Bilgisi ve Randevu için bize (0312)224 13 14 numaralı telefonumuzdan ulaşabilirsiniz.